Seçimler ve Seçim Üzerine : Neyi Büyütüyorsun ve Yok Olan Haz Şimdi Nerede? Beş dakika Önce Buradaydı?
- Avni Onur Sevinç
- 29 Nis
- 2 dakikada okunur
Birkaç alıntı; şarkı ve YHVH'nin sözleriyle başlayalım. Peki, Doğululara yazdığımı buradan da yazıyorum Christos gibi; "benim size söylediklerimi siz damlardan duyurun"
AOS: "Bu arada zaman geçtikçe daha az şey bilme hissi geliyor ve bu boşluk da mutlu ediyor, kim beni boşaltıyor ya da bu nasıl bir süreç bilmiyorum. Doldukça boşalıyor gibi ve ben fikriyle bağlı olanların da azaldığını fark ediyorum. Nasıl işler bunlar?"
HAR : Çok güzel işler hocam
Big Will & the Bluesmen : "I'm just a soul wandering thought day and night."
YHVH Gen 1:5 "And God called the light Day, and the darkness he called Night. And the evening and the morning were the first day."
AOS : Arayacaksak Işıkta arayalım.
Yuhanna 12 İsa, “Işık kısa bir süre daha aranızdadır” dedi. “Karanlıkta kalmamak için ışığınız varken yürüyün. Karanlıkta yürüyen nereye gittiğini bilmez.
Geçelim bize, çokluğumuza. Deneyim içindekilere, günlük hayat olarak yaşadığımız; sıcak dünyalara ve gelen çocuğun bize oda hazırlatmasına. Hatta ana-babası olarak şimdiden ismini düşünüyoruz, cinsiyetine göre alış veriş yapacağız; yerini hazırlayacağız çünkü o büyüyecek? O zaman sormayalım mı; biz neyi büyütüyoruz her gün? Bu sefer gelen büyük bir insan olacak gibi duruyor.
Krishamurti, bizim gibi hayatın içindeki boşluğu deneyimliyor ve kendine göre anlatıyor. Blogu okuysaydı sanırım videoyu bile çekmesine gerek kalmazdı. Zaten toparlarsak ne söylüyoruz ki insanlık olarak? Açılmayalım minik kuşlar; şuncağızın bir anını anlatacağım size, sonuçta neden pentagramımız var kullanmıyorsak? Aşk olmasın mı yani yoksa aşkımızdan ölelim mi?
Ah Hildegard, seni dinlerken nasıl ölebilirim güzelim? Kimse o inandığın tanrı bana da söyle, oraya doğru gideceğim ben de, biraz kabalistik oldu değil mi? Yeter ki "kulaklar dolsun" Rabbi Meir Ba'al Ha-Nes'in tanrısı gibi. Sen neye inanıyorsun işte o! Az kaldı Tanrı kuşu, perdeyi açacaklar yakında ya da perdeli olsan da kaldırmaya gerek kalmayacak çünkü konu özgürleşme. Hamiline gerek kalmadan, hür vatandaşlar olarak ağız tadıyla yanlışa karışırsak kim bize bir şey diyebilir eğer istediğimiz buysa?
Gelin de maviyi koyun şimdi, dinlerin sarılarına bakarsak maviden çok kırmızıdalar; kurallar ve bol bol sıcaklık. Mavi olsaydı zaten nasıl savaş olurdu? Peki, modern insanlar devam edelim.
Arkadaşlar; geçen pazar tatlı gibi görünen ancak tadı olmayan şeffaf gibi desen ama öyle de değil, tadı almak için ısıtıldığım, onun da içinde soğuk merkezin kaynak kullandığı bir yerdeydim. Hanidir bu kadar objektif bir şey görmüyordum, hayatın düşük mü düşük yanı neredeyse yok gibi bir şeyiydi. Krishnamurti büyüğümüzün dediği gibi konu sevgi, boşluk ve sevgi hali. Buradaki boşluk benim ara ara bahsettiğim boşluğun üzerine tam olarak oturmasa da; benzer alanlarda dolaşıyor.
Zihnin ayırması, ayırdığı şeyde boşluk görmesi hala bizim için bir realite mi? Tanrım, giderek daha az düşüneceğimi ve fikirlerle bağlantıda olacağımı kim söylerdi? Rahat olalım, eriyik halde ve karşılayıcı halde. Büyük sofraların ve yemeklerin eşlikçisi olalım.
D.
Comments